“İnsanlar dünya malı için dinlerini satacaklar”
Enes ibni Malik
(ra)’dan rivayet edildiğine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdular:
“Kıyamet öncesinde karanlık geceler gibi fitneler olacaktır. O günlerde
kişi Mümin olarak sabahlayacak kâfir olarak akşamlayacak, Mümin olarak
akşamlayacak kâfir olarak sabahlayacak. İnsanlar dünya varlığı
karşılığında dinlerini satacaklar” (Tirmizi)
2) “Öldürmeler çoğalacak”
Abdullah İbni Mesud (ra) diyor ki: Resulullah (sav) şöyle buyurdular:
“Kıyamet
öncesinde öyle günler gelecek ki, o günlerde ilim kalkacak, cahillik
yaygınlaşacak, ölüm çoğalacak” (Buhari-Müslim) “İnsanın üzerine
aldatıcı yıllar gelecek”
3) “İnsanlar, seviyesiz kimselerin sözlerini dinleyecek”
Ebu
Hureyre (ra)’nın rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) şöyle
buyurdular: “İnsanların üzerine aldatıcı yıllar gelecek. O yıllarda
yalancı doğru kabul edilecek, doğru olan da yalanlanacak. Hain
güvenilir kabul edilecek, emin olanlar da hıyanet edecekler. O günlerde
rüvaybızın sözü olacak. “Ruvaybız nedir ya Resulullah?” dediler.
Buyurdu ki: “İnsanların yönetiminde seviyesiz kimselerin sözünün
dinlenilmesidir” (Ahmet, Müstedrek)
4)Oburların sofraya
üşüştüğü gibi, milletlerin sizin üzerinize üşüşeceği gün vardır!
“Allah, düşmanlarınızın göğsünden size karşı saygınlığı çekip alacak!”
Sevban
(ra)’ın rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) efendimiz şöyle
buyurdular: Oburların sofraya üşüştüğü gibi, milletlerin sizin
üzerinize üşüşeceği gün vardır! Birisi dedi ki: O gün azınlık
olacağımızdan dolayı mı? Buyurdular ki: Bilakis o gün siz çok
olacaksınız. Ancak, suyun üzerindeki çerçöp gibi... Allah,
düşmanlarınızın göğsünden size karşı saygınlığı çekip alacak! Ve Allah
sizin kalbinize Vehn atacak! “Vehn nedir ya Resulullah?” dediler.
Buyurdular ki: Dünya sevgisi ve ölümden korku! (Ebu Davud)
5)Çaresiz ve sığınaksız değiliz!
Bu
büyük fitnelerden kurtuluşumuzun yegâne yolu “Allah’a kaçıştır” O’ndan
O’na sığınmaktan başka yolumuz yok! Düşsek de kalksak da, bükülmüş
boynumuz, nemlenmiş gözlerimizle O’nun kapısındayız. İşte, bu ahir
zaman fitnelerinden korunmak ve Allah’a kaçmak için yapmamız
gerekenler; Allah’a kaçarken: Elimizde Kur’an vardır: Tam bir iman ve
teslimiyetle, o elimizdedir. Peygamberinin Sünneti elimizdedir. Bu
ikisi de kurtuluşun ta kendisidir. Allah’a kaçarken: Cemaatle
beraberiz. Ashab-ı kiramı örnek alan, kalabalığı değil Kur’an’ı esas
tutan, kınayanın kınamasından etkilenmeyen cemaatle beraberiz. Allah’a
kaçarken: Peygamber efendimizin sünnetini ayakta tutan son kalenin son
neferi gibi çalışır ve gayret ederiz. Bidatçiliği asla benimsemeyiz.
Allah’a kaçarken: İyiliği emreder, kötülükten sakındırırız. Nemelazımcı
olmayız. Yolcusu olduğumuz gemiyi deldirmemeye çalışırız. Allah’a
kaçarken: Sabır deryası olmaya çalışırız. Allah’ın yardımının ancak
sabredenlere ereceğini biliriz. Sabreder, sabreder yine sabrederiz.
Örneğimiz enbiya ve Ashab-ı kiram olduğuna göre neye ne kadar
katlanmamız gerektiğini de biliyoruz demektir.
6) “Adım adım Yahudi ve Hıristiyanları izleyeceksiniz!”
Ebu
Said Elhudri (ra) diyor ki: Resulullah (sav) şöyle buyurdular: “Karış
karış, adım adım sizden öncekilerin izinden gideceksiniz! O kadar ki
bir keler deliğinden girseler yine izleyeceksiniz. Dedik ki: Ya
Resulullah, bizden öncekiler Yahudiler ve Hıristiyanlar mıdır? Buyurdu
ki: “Ya kim?” (Buhari, Müslim)
7) “Dünya malını biriktirme de yarışacaklar”
Ebu
Hureyre (ra) Resulullah (sav)’ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
“Benim ümmetime de diğer ümmetlerin hastalığı bulaşacaktır. “Nedir
ümmetlere bulaşan hastalık ya Resulullah?” dediler. Buyurdu ki: Nimete
nankörlük, Nimet azmanlığı, Dünya malından biriktirme arzusu, Dünya
malı için boğuşma, Saldırıya dönüşecek kadar küskünlük ve haset”
(Müstedrek)
Enes ibni Malik
(ra)’dan rivayet edildiğine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdular:
“Kıyamet öncesinde karanlık geceler gibi fitneler olacaktır. O günlerde
kişi Mümin olarak sabahlayacak kâfir olarak akşamlayacak, Mümin olarak
akşamlayacak kâfir olarak sabahlayacak. İnsanlar dünya varlığı
karşılığında dinlerini satacaklar” (Tirmizi)
2) “Öldürmeler çoğalacak”
Abdullah İbni Mesud (ra) diyor ki: Resulullah (sav) şöyle buyurdular:
“Kıyamet
öncesinde öyle günler gelecek ki, o günlerde ilim kalkacak, cahillik
yaygınlaşacak, ölüm çoğalacak” (Buhari-Müslim) “İnsanın üzerine
aldatıcı yıllar gelecek”
3) “İnsanlar, seviyesiz kimselerin sözlerini dinleyecek”
Ebu
Hureyre (ra)’nın rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) şöyle
buyurdular: “İnsanların üzerine aldatıcı yıllar gelecek. O yıllarda
yalancı doğru kabul edilecek, doğru olan da yalanlanacak. Hain
güvenilir kabul edilecek, emin olanlar da hıyanet edecekler. O günlerde
rüvaybızın sözü olacak. “Ruvaybız nedir ya Resulullah?” dediler.
Buyurdu ki: “İnsanların yönetiminde seviyesiz kimselerin sözünün
dinlenilmesidir” (Ahmet, Müstedrek)
4)Oburların sofraya
üşüştüğü gibi, milletlerin sizin üzerinize üşüşeceği gün vardır!
“Allah, düşmanlarınızın göğsünden size karşı saygınlığı çekip alacak!”
Sevban
(ra)’ın rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) efendimiz şöyle
buyurdular: Oburların sofraya üşüştüğü gibi, milletlerin sizin
üzerinize üşüşeceği gün vardır! Birisi dedi ki: O gün azınlık
olacağımızdan dolayı mı? Buyurdular ki: Bilakis o gün siz çok
olacaksınız. Ancak, suyun üzerindeki çerçöp gibi... Allah,
düşmanlarınızın göğsünden size karşı saygınlığı çekip alacak! Ve Allah
sizin kalbinize Vehn atacak! “Vehn nedir ya Resulullah?” dediler.
Buyurdular ki: Dünya sevgisi ve ölümden korku! (Ebu Davud)
5)Çaresiz ve sığınaksız değiliz!
Bu
büyük fitnelerden kurtuluşumuzun yegâne yolu “Allah’a kaçıştır” O’ndan
O’na sığınmaktan başka yolumuz yok! Düşsek de kalksak da, bükülmüş
boynumuz, nemlenmiş gözlerimizle O’nun kapısındayız. İşte, bu ahir
zaman fitnelerinden korunmak ve Allah’a kaçmak için yapmamız
gerekenler; Allah’a kaçarken: Elimizde Kur’an vardır: Tam bir iman ve
teslimiyetle, o elimizdedir. Peygamberinin Sünneti elimizdedir. Bu
ikisi de kurtuluşun ta kendisidir. Allah’a kaçarken: Cemaatle
beraberiz. Ashab-ı kiramı örnek alan, kalabalığı değil Kur’an’ı esas
tutan, kınayanın kınamasından etkilenmeyen cemaatle beraberiz. Allah’a
kaçarken: Peygamber efendimizin sünnetini ayakta tutan son kalenin son
neferi gibi çalışır ve gayret ederiz. Bidatçiliği asla benimsemeyiz.
Allah’a kaçarken: İyiliği emreder, kötülükten sakındırırız. Nemelazımcı
olmayız. Yolcusu olduğumuz gemiyi deldirmemeye çalışırız. Allah’a
kaçarken: Sabır deryası olmaya çalışırız. Allah’ın yardımının ancak
sabredenlere ereceğini biliriz. Sabreder, sabreder yine sabrederiz.
Örneğimiz enbiya ve Ashab-ı kiram olduğuna göre neye ne kadar
katlanmamız gerektiğini de biliyoruz demektir.
6) “Adım adım Yahudi ve Hıristiyanları izleyeceksiniz!”
Ebu
Said Elhudri (ra) diyor ki: Resulullah (sav) şöyle buyurdular: “Karış
karış, adım adım sizden öncekilerin izinden gideceksiniz! O kadar ki
bir keler deliğinden girseler yine izleyeceksiniz. Dedik ki: Ya
Resulullah, bizden öncekiler Yahudiler ve Hıristiyanlar mıdır? Buyurdu
ki: “Ya kim?” (Buhari, Müslim)
7) “Dünya malını biriktirme de yarışacaklar”
Ebu
Hureyre (ra) Resulullah (sav)’ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
“Benim ümmetime de diğer ümmetlerin hastalığı bulaşacaktır. “Nedir
ümmetlere bulaşan hastalık ya Resulullah?” dediler. Buyurdu ki: Nimete
nankörlük, Nimet azmanlığı, Dünya malından biriktirme arzusu, Dünya
malı için boğuşma, Saldırıya dönüşecek kadar küskünlük ve haset”
(Müstedrek)
